İnsan kendi kanatlarıyla uçmalı, nankör olmadan, başkalarının omzuna basmadan kendi pervanesiyle yükselmeli, kendi teriyle zenginleşmeli, kendi gayreti ve mücadelesiyle helalinden mal, mülk, itibar, şan, şeref, haysiyet, makam, mevki ve unvan kazanmalı, nefes almalı, edeple yaşamalı, katkı sağlamalı, arkasından hayırla yâd ettirecek iz bırakmalı bu fani hayatta! Aksi takdirde ayaklarındaki eski, kirli, zavallı, ezik, paslı, utandığı geçmişinin aşağılık prangalarından ve efendilerinin tasmalarından, köleleri olmaktan, ihanetin intikam kılıcının soğukluğunu her an ensesinde hissetmekten ve topuğundaki şehvet dikeninden ömür boyu asla kurtulamaz, istikbali pusuda bekler, mazisi gölge gibi hep peşinden kovalar Bir türlü adam, bit türlü 'insan' olamaz, ne yaşarken ne de öldükten sonra huzur bulamaz!.